Categories
- Genel (30)
Yakın Zamandaki Gönderiler
- Hızlı Okuma Sertifikası Ne İşe Yarar?24 Mayıs 2023
- ZİHİN HARİTALARI1 Mart 2023
- KİTAP OKURKEN ODAKLANAMAMAK27 Şubat 2023
- Hızlı Okuma Sertifikası Ne İşe Yarar?
Bazen koca bir kitaptan tek bir cümleyle çıkarız. Ama ne cümledir o! İşte o cümleden sonra, biz de artık eski biz değilizdir. Bunu daha önce nasıl düşünemedim?” diye hayıflanırız ya da aslında nasıl da bizi tarif etmiştir o tek cümle, nasıl da aklımızı, nasıl da yüreğimizi dile getirmiştir. Olmuştur işte; kitabın kapağını örtünce bizimle kalan o tek cümleye çoktan teslim olmuşuzdur. “Mesela neden senin odanda duran, sen sandalyende ya da çalışma masanda otururken, uzanırken ya da uyurken, seni bütünüyle gören mutlu bir dolap değilim?” der Kafka, Milena’ya Mektuplar’da. Peki, siz hiç böylesine özlediniz mi, hiç böylesine çaresiz, umutsuz kaldınız mı? Bu cümle sizin o zaman. İşte o koca kitap, işte o tek cümlesiyle hayatımızı değiştirmiş ve bizi bambaşka bir insana dönüştürmüştür bile. Sizin böyle bir cümleniz var mı?
Bizden neredeyse hiçbir şey almadan bize çok şey verir kitaplar. “Al derler, al! Benden her şeyi alabilirsin! Emrine amadeyim işte! Bütün varlığımla buradayım. İster gece, ister gündüz oku beni; ister yavaş, ister hızlı; ister atlayarak, ister yarıda bırakarak, cümlelerimin altını çizerek, hırpalayarak veya narince oku; sesim çıkmaz, itiraz etmem, sözünü kesmem, ben hep emrindeyim.” Sizin için her şeyi yapmaya hazır, istediğiniz her an yanınızda olabilecek, böylesi sadık başka bir dost tanıyor musunuz? Hep kapısını çaldığınız o güvenilir kitabınızın adı nedir?
Kitaplar bilgi doludur. Bilgiyi bize ilaç gibi verir kimi, kimi neşeli, kimi oyunbazdır, bazısı da tek başına kocaman bir düşünce eker ufkunuzda bir yerlere ve iyileştirir sizi. Çoğu zaman bitsin istemez, sonuna yaklaştıkça okumayı yavaşlatırsınız. Bir çırpıda okuduklarınız ise günlerce, aylarca hatta bazen bir ömür aklınızdan çıkmaz. Öyle ya, mümkün müdür ki “Gitmek sadece bir eylemdir. Unutmak ise kocaman bir devrim.” diyen Nazım Hikmet’in sözlerini unutmak? İçlerindeki bin bir duyguyla, yürekleri alev alev yanar. Kalbinde sayısız tanesi olan nar gibi, bağrında envaiçeşit yemiş sunan topraklar gibi bereketlidir kitaplar. Size bilgi taşıyan, taşırken kabına sığmayan kitaplar hangileri?
Geçmiş aslında geçmez hiçbir zaman! Geçip de gitmez, gidemez çoğu zaman. Yılları üzerinden aşırır, yıllanır ama kayıtlı olduğu zaman diliminde, oralarda bir yerlerde hep kalır, konukluğumuzu bekler. Kitaplar ise bizi işte o geçmişe doğru yolculuğa çıkarır. Geçmişimizden güç alır, bazen de geçmişe güç katarız! Öyleyse bir annenin beslediği gibi bebeğini beslenmezsek geçmişimizi, yarınlara nasıl güvenle çıkarız? Çünkü geçmiş bizim geleceğe uzanan göbek bağımızdır. Geleceğimiz ise kitaplarda parıldar. Dünyanın bütün beyinleri, tüm dilleri bize kitaplarla büyük bir evren sunar. Ve biz o evrende kabımız ölçüsüyle bağ kurarız geçmişle ve gelecekle. Öyle ya, geçmişsiz ve geleceksiz nasıl güçlü olabiliriz ki olduğumuz yerde? Sizi geçmişe götüren o kitap hangisi? Geleceğinizin rüyasını hangi kitapta gördünüz?
Gürül gürül akan kaynak suyuna dayayıp ağzınızı kana kana su içtiniz mi hiç? Peki, içinizin yangınını gidermek için günlerce, gecelerce okudunuz mu? O kitap senin, bu kitap benim, bitkin düşene kadar koştunuz mu kelimelerin peşinden? Sabun köpüğü değil, bağrı yanık kitaplardan bahsediyorum. Kılı kırk yarmış, denemiş yanılmış, doğru yolu bulmuş ve sunmuş kitaplara kavuştunuz mu? Hangi kitaplarla besleniyor beyniniz?
“Hayat kısa, kuşlar uçuyor” diyor ya Cemal Süreya, gerçekten kısa hayat ve yaşanacak da çok şey var inadına. Doyasıya yaşamak istiyoruz değil mi? Yaşamın yegâne sihrini bulalım, dört bir yanımıza bu iksiri pay edelim istiyoruz. Ölümsüzlük uğruna ölümü göze alabileceğimiz de doğru değil mi? Peki, yapabilir miyiz, yıkabilir miyiz zamanın doğum-ölüm kısır döngüsünü? Dünyayı insanın zulmünden nasıl koruyacağız peki? Nasıl daha iyi insanlar olacağız?
O halde okuyacağız dostlarım. Okuyacağız ki, kitaplar bizi dönüştürsün. Okuyacağız ki, en güvenilir arkadaşımız bize yol gösterebilsin. Okuyacağız ki, bilgilerle yaralarımız sarılsın, iyileşebilelim. Okuyacağız ki, gerçeğin kaynağına dokunabilelim. Hayatımızın kontrolünü almak için, geçmişimizi ve geleceğimizi bilmek için, dengede kalmak için, bağ kurmak için, ait olurken bağımsızlığımızı da tutabilmek için okuyacağız. Okuyacağız ve okuyacağız; çünkü bizim tek çaremiz bu.
Kezban Küçük 19.01.2023